Tam bir şölendi.Çeşit çeşit,renk renk,boy boy...
Tavsiyem kesinlikle zamanı geçmeden gidilmeli ,görülmeli ,yaşanmalı...
Koruda yaşayan sincaplardan birini uzaktan da olsa görmek nasip oldu.Ağacın dibine ceviz bıraktık belki almıştır.
Böyle güzel bir havuz var içinde ördekler kuğular var.
Burada elmasını siyah kuğuyla paylaşırken... Elmasını ısırıp ısırıp attı kuğulara ,ördeklere onlar da bayıla bayıla yediler :)
Korunun simgesi sincapların heykelciklerini koymuşlar ,nerede görse tepesine çıktı.
Tek başına atlamaya çalışırken...
Evet lalelerin yanına geçtik ama asla zarar vermedik.
Koruda en çok içimi acıtan şeyse insanlarımızın duyarsızlığı, sorumsuzluğu oldu.
Orada olduğumuz kısa süre içinde bir çok şeye tanık olduk.Keşke olmasaydık.
Lalelerin içinde fotoğraf çektirebilmek için çatır çatır ezenler mi dersiniz gizli gizli sökmeye çalışanlar mı... Koruya girdik ilk gördüğümüz manzara; görevli bir bayan bir teyzeyi durdurmuş tartışıyorlardı meğer kadının çantası lalelerle doluymuş ,el koydu ama yazık o canım çiçeklere, yazık memleketimin bu duyarsız insanlarına çok yazık.
Çiçek dalında güzeldir.Evladıma şimdiden bunu aşılamaya çalışıyorum.
Nerede güzel bir çiçek görsek yanına gidip sevip kokluyoruz ama asla koparmıyoruz.
Zeynep şimdiye kadar hiç çiçek koparmamıştır.
Umarım hayatı boyunca da bu bilinci taşır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder